Van Dine’ ın yapıtları hiçbir psikolojik ve toplumsal etkene yer vermeyen geleneksel İngiliz okuluyla; bu öğeleri göz önüne alan Amerikan okulunun bir sentezidir; ancak S.S.Van Dine romanlarında ilginç husus insanüstü bir varlık olan detektifin nitelikleridir. S.S. Van Dine’ın kişisel kanımızca talihsizliği edebiyat eleştirmenliğindeki seçmeci yaklaşımından bir türlü kurtulamamasıdır; bunun sonucu polisiye romana yüksek kültür düzeyini yansıtmaya çalışır, işi dipnotlar koymaya kadar götürür; edebi örnekler ve Latince yazılmış vecizeler kullanır.
Erol Üyepazarcı
“Sonsuz ihtimallerle dolu bir yer. Unutulmuş gelenekler, eski kocakarı masalları, ölmüş ve çoktan gömülmüş bir dönemi anımsatan atmosferi, bu atmosferdeki cinnet havasının çağrıştırdıkları, tarihçesi, demonolojisiyle… Öyle tuhaf bir yer ki, oranın sıradan ziyaretçileri bile kendilerini bu atmosfere kolaylıkla kaptırabiliyorlar. Sen de şu son iki günde gördün ya, kiminle konuştuysak evin bu tuhaf havasından zehirlenmiş gibiydi.”
Klasik polisiye yazınının üstatlarından S.S.Van Dine, Erol Üyepazarcı’nın sunuş yazısı ve özenli çevirileriyle, özlemi duyulan “has” polisiye edebiyatı okuruyla buluşturuyor. “Zabıta Romanları”nın “Geceleri Okumayınız!” uyarılarına kulak tıkayarak; Geceleri de okuyunuz!