Big bang ile başlayan maddesel oluşumun seyri fiziksel, kimyasal ve biyolojik birçok aşamadan geçmiş, devamında muazzam bir denge kurulmuştur.
Yeryüzünde milyonlarca canlı türü ve en önemlisi insan oluşmuş, organizmaların hücresel ve dokusal yapıları anatomik ve fizyolojik olarak aksamadan işlemeye devam etmiştir. Homo sapiens olarak insan ruhsal, düşünsel, sosyolojik, kültürel, zihni olarak da büyük gelişmeler göstermiş ve bu tekâmülü ile bilimsel devrimler yapıp medeniyetler kurmuş hatta evrene açılımlar yapmaya başlamıştır.
Yokluktan bugüne kadar olan süreci herkes merak etmiş ama çoğunlukla yeni fikirlere açık olunmamıştır. Bilim adamları evrim teorisini desteklemeye çalıştıkça insanlar genellikle dini gelenekleriyle karşı çıkmıştır. Öyle veya böyle bu eşsiz evren, biricik gezegenimiz ve bizler bir şekilde var olduk, ama nasıl?
Bu kitap nasıl sorusuna cevaben oluşmuş mevcut fikirleri bir araya getirmiş ayrıca okullarda konu ile ilgili yaşanan sorunlara da getirilmesi gereken bakış açılarına yeni kapılar açmıştır.
Evrimin bilimsel olduğu kadar sosyo-kültürel bir konu olduğu, henüz tüm detayların netleşmediği ve bir teori olduğu unutulmadan konuya naif yaklaşılmalıdır. Üstelik o günlerden bugünlere gelen herhangi bir görgü tanığı olmadığından sadece kanıtlarla yavaş yürüyen bir konudur. Bu sebeple sabırlı ve anlayışlı olmalı ama düşünmeyi asla bırakmamalıyız. Kim bilir, belki bir gün evrim de evrimini tamamlar...