Bu oyunda TAKTİKLERE yer yok.
Hangi kız gece gündüz, yakışıklı Amerikan futbolu oyuncularıyla çevrili olmak istemezdi ki… Jordan Woods sadece onlarla çevrili değildi, aynı zamanda onların takım kaptanı ve okul takımının oyun kurucusuydu. Çocukların hepsi onu içlerinden biri gibi görüyordu ve Jordan bunu hiçbir zaman sorun etmiyordu. Tabii ki atletizm bursu tehlikeye girmediği ve en iyi futbol programına sahip üniversiteye girebileceği sürece.
Ancak Ty Green okuluna transfer olduğunda, uğruna savaştığı her şey tehlikeye girmişti. Çocuk sadece harika bir oyun kurucu olmakla kalmıyordu, aynı zamanda fazlasıyla da çekiciydi. Bu nedenle Jordan hayatında ilk kez zayıf hissediyordu. Bir yandan kalp kırıklığı kaçınılmaz görünürken, bir yandan da bursu tehlikeye girebilirdi… Peki ama, Jordan bu koşullar altında her zamanki gibi soğukkanlılığını koruyarak aklını oyunda tutabilecek miydi?