1793 yılında, Fransız Devrimi’nin son iktidar mücadelesi başlamışken çoğu aristokrat giyotine gönderilmiş, halk açlığa terk edilmiş, ruhban sınıfına diz çöktürülmüştür. Tanrılar Susamışlardı, böyle bir zamanda karın tokluğuna çalışan Jakoben ressam Gamelin’in, beklenmedik bir şekilde Devrim Mahkemesi’ne jüri üyesi olarak atanmasını ve vatanın selameti için kullandığını düşündüğü bu büyük güç sebebiyle kendini kaybederek hem halkın hem de kendi ailesi ile arkadaşlarının yüreğine dehşet salmasını anlatıyor.
Nobel Ödüllü yazar Anatole France’ın başyapıtı kabul edilen Tanrılar Susamışlardı’da, devrimin önce kendi çocuklarını yemesinin en açık örneklerinden birini görecek, sıradan bir hayat süren insanların dahi ellerine “güç” geçtiğinde iktidar fanatizminin pençesinde nasıl canavarlaşabileceğine şahitlik edeceksiniz