Bir tutku ve ayrılık hikâyesi. Her şeye rağmen pes etmeyen bir aşkın destanı...
Melanie ve Daniel, rüya gibi bir aşk yaşamakta, bir ömür boyu birlikte olacaklarına inanmaktadırlar. Aralarında aşkla ve tutkuyla örülü, asla kopmayacak gibi görünen bir bağ vardır. Ancak küçük kızlarını kaybetmelerinin ardından yaşadıkları acı, üzüntü ve suçluluk duygusu, gerçekleri farklı algılamalarına neden olur. İlişkileri, cevaplanmamış sorularla beklenmedik bir sona gider.
Dokuz yıl boyunca hayatın içinde sürüklenip dururlar. İkisi de yüreğinin zincirlerinden kurtulamaz. Melanie, geçmişinden uzaklaşmak için kendini sevgisiz bir evliliğe hapsolmuş bir hâlde bulur. Daniel ise kendini yalnızca işine vermiştir ve Melanie'siz hiçbir şeyin onun için bir anlamı yoktur.
Günün birinde yolları tekrar kesişir ve ikisi de duygularını inkâr edemezler.
Peki aşklarının gücü ve birbirlerine bunca zaman tutkun olmaları, geçmişten gelen yaraları iyileştirmeye, güvensizliklerinin ve korkularının üstesinden gelmelerine yetecek midir?